SON DUYURULAR

Prof.Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi Mağduriyeti Hakkında
27 Mart 2023
TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ İKRAMİYESİNİN GERİ ÖDENMESİ HAKKINDA
24 Mart 2023
Hep-Sen Mali Danışmanlık Güncel Teşvik Ödemeleri Bilgilendirme
20 Mart 2023
Gaziantep Şubesi 1. Olağan Genel Kurul Toplantısı Duyurusu
13 Mart 2023
Tabii Afet Tazminatı Başvurumuz Cumhurbaşkanlığına Yapıldı
08 Mart 20231 - Neden sendikal bir mücadele tercih ettiniz?
Sýndikos. Antik Yunan’da en net haliyle: “hukuki vekil” anlamına gelen bu kelime Fransa’ya olan yolculuğunda syndicat kullanımıyla birlikte “ortak bir çıkarı korumak için kişi veya şirketlerin kurduğu birlik, meslek örgütü” anlamına evrilmiştir. Kelime bize sendika; İngiliz diline union olarak geçmiştir. Biz kelimeyi bugün, “İşçi veya işverenlerin çalışma hayatlarındaki ortak iktisadi ve sosyal hak ve çıkarlarını korumak ve geliştirmek amacıyla tüzel kişiliğe sahip olarak kurulan kuruluş” anlamında kullanıyoruz. İngilizce’ye geçen karşılığı “union” ise bizde birlik olarak geçiyor. Biz, sendika, dernek, birlik kelimelerini bugün birbirinden farklı oluşumları nomine etmek için kullanıyor olsak bile, temelde amaçlar değişmiyor. O halde işaret edilmesi gereken yer, tam da TDK’nın tanımında kullandığı ..işverenlerin çalışma hayatlarındaki ortak iktisadi ve sosyal hak ve çıkarlarını korumak.. ibaresidir. Anayasamızda sendikal mücadelenin sahip olduğu yeri, bu tanımla birlikte ele aldığımızda, soru, “neden şimdiye kadar tercih edilmedi?” olmalıdır diye düşünüyoruz. Nitekim anayasal zeminde varlığını koruyan dernek, birlik gibi diğer sivil toplum örgütlerinin mali kaynak gücü ve savunma hakkının sınırlı kalması da bu tercihimizin bir belirleyicisidir. Bu türden bir mücadele her zaman denenmiş, kimi sendikalar başarılı olarak yetkinlik kazanmış ve yer yer üyeleri adına kazanımlar elde etmiştir. Bizim bugün bu tercihimiz, sahanın derin taleplerinin sesinin daha gür çıkmasına, sansür yememesine, susturulmamasına ve birlik ruhuna hizmet etmekten başka bir şey değildir.
2- Sendikal mücadelede neden yeni bir oluşum kurma yoluna gittiniz?
Sendikalar hitap ettiği, hizmet ettiği meslek mensuplarının haklarını savunduğu kadar ismini taşıyabilirler. Aksi takdirde sendika, kelime anlamını gerçekleştiremeyen, “bana değilse, kime hizmet ediyor?” şeklindeki haklı soruların hedefine maruz kalan, güven vermeyen, doğasının aksine, kar amacı güden kuruluş olma yoluna giren oluşumlardan öteye gidemez. Bu, tehlike çanlarının habercisidir. Bu tehlike, sadece sendikanın değil; aynı zamanda üyelerinin haklarının korunması, mesleklerin toplumsal ve profesyonel itibarının zedelenmesi adına da risk teşkil eder. Bugün ülkemizde yaşadığımız durum, tam olarak bu olmasa da, sürecin hissettirdiği tehlike, aynı tehlikedir. Sağlık profesyonelleri haklarının korunmadıklarını, mesleki itibarlarının günden güne zarar gördüğünü, mevcut sendikaların seslerini yeterince duymadığını düşünmekte, bu güdü de onları kendileri ve meslekleri ile ilgili olumsuz düşüncelere sevk etmekte; geleceğe olan umut dolu bakışların zedelenmesine zemin hazırlamaktadır. Sağlık profesyonellerinin haklı isteklerinin, şeffaflık, liyakat, örgütlenme ve iş birliği değerleri üzerine inşa edilen, haklıdan yana, haklılıkla, hak savunan yeni bir yolda duyurulması bir ihtiyaç haline gelmiştir. Bu noktada, aynı güdü ile HEPSEN; yapılamayanları, yapılamayan şekilde, sahanın gerçeği ve istekleri doğrultusunda, bilimin ve etik ilkelerin ışığında gerçekleştirmek için varoluşunu şekillendirmiştir.
3- Sağlık profesyonellerinin yaşadıkları sorunlara yaklaşımınız nasıl şekillenecek?
HEPSEN, sendikacılıkta bilimsel metodu benimsemiş bir yapılanma olarak; kendisine iletilen ve saha araştırmaları, tartışma seansları, uzman ve paydaş görüşleriyle ortaya çıkan sorunları; bütüncül bir yaklaşımla, bilimsel problem çözme basamaklarını kullanarak çözmeyi, mevcut kalite geliştirme yöntemleri üzerine Delphi çalışması yaparak sağlık alanına ve ülkemizin yapısına özel olarak geliştirmeyi planladığı bir modeli kullanarak süreci yönetmeyi planlamaktadır. Bu noktada savunuculuk ve mesleki konumlandırma yolları ile sağlık politikalarının geliştirilmesine, iyileştirilmesine katkıda bulunacak öneriler listesi oluşturacak, ilgili yapıyı gerçekleştirmek ve yürütmek adına geliştirdiği stratejik hedeflerini üyeleriyle, sağlık camiasıyla ve politika yapıcılarıyla paylaşacaktır. Tüm sağlık mesleklerinin öncelikli alanları, ilgili alanların uzmanlarıyla birlikte belirlenecek; ve oluşturulan listeler yine üyelerle paylaşılarak sahadaki gerçeklikle karşılaştırılacaktır. Buradan şekillenen sorunlar öncelik listesine alınarak ilgili hizmet içi eğitimlerini başarıyla tamamlamış ekipler tarafından yönetilecektir.
4- Siyasi kurum ve kuruluşlardan destek alıyor musunuz? Nasıl güç kazanmayı planlıyorsunuz?
Daha önce de belirttiğimiz gibi HEPSEN, bilimsel metodu ve evrensel etik ilkeleri benimsemiş bir yapılanmadır. Bu noktada herhangi bir oluşumun fikri, bir insanın fikri, bir grubun fikri, hayata geçirilme hususunda eşit öneme sahiptir. Sorunların çözümüne yönelik argümanlar doğruluk, uygulanabilirlik, sorunu temelden çözebilme potansiyeli, gerektirdiği mali ve iş gücü kaynakları gibi önceden belirlenmiş ilkeler üzerinden değerlendirilecektir. HEPSEN tüm bu süreçlerde bağımsızlığını, siyasi tarafsızlığını koruyacaktır. Bu husus, tüzüğün kendisi ile korunmaktadır. Şeffaflık değeri, sendikanın tüm işlevlerinde temel esas alındığından, yapılan görüşmeler içerik, zaman, mekan, görüşülen kişi ve kurumlar, talepler ve geribildirimlerin resmi yayın kanallarında yayınlanması gibi hususlarda da tam ve eksiksiz şekilde işleyecektir. Sendikanın görevlendirmediği kişiler, sendika adına hiçbir kurum veya kişiyle görüşemeyecek, talep bildiremeyecektir. HEPSEN gücünü, bağımsız düşünceye, hür vicdana, toplum sağlığını önemseyen bir vizyona, haklarını doğru şekilde anayasal zeminde savunabilen karaktere sahip lider sağlık profesyonellerinden alacaktır. Üyelerinin ve paydaşlarının gücü, HEPSEN’in tek ve en büyük gücü olacaktır.
5- Sendikanız kimler tarafından kuruldu, nasıl bir yapı ile yönetiliyor?
HEPSEN, sağlık profesyonelleri arasında en yoğun nüfusa sahip meslek grubu olan hemşireler tarafından kurulmuştur. Kurucu kadro, kamuda aktif olarak çalışan, her yaştan ve her uzmanlık alanından mesleğin gelişimine emek vermiş, halihazırda mesleki alandaki çeşitli sivil toplum kuruluşlarında görev almış ve alıyor olan hemşirelerden oluşmaktadır. Bu oluşumun geliştirilmesinde, alandaki sivil toplum kuruluşları, akademide görev alan hemşireler ve klinik çalışanı hemşireler aktif rol oynamış, birçok farklı dünya görüşündeki bireylerin desteğiyle ve geribildirimleriyle şekillenmiştir. Şu anda yönetim ve denetim kurulu üyelerimiz sahada aktif olarak mesleklerini icra etmektedirler. Resmi yayın organlarımızdan kurucu üyelerimiz ve destekçilerimizin bilgilerine ulaşmanız mümkündür.
6- Sağlık ve sosyal hizmet alanında var olan diğer sivil toplum kuruluşlarıyla nasıl bir ilişki içinde olacaksınız?
HEPSEN’in kurucu değerleri arasında “işbirliği” yer almaktadır. Bu bağlamda sendika, alandaki tüm sivil toplum kuruluşlarıyla ortak hareket edecektir. Sağlık çalışanlarının haklarının korunması adına yapılan çalışmalar, üyeliği bulunan veya bulunmayan tüm profesyonellerin güçlendirilmesi adına yapılan çalışmalar; hangi kurum veya kuruluş tarafından gerçekleştirildiğine bakılmaksızın desteklenecektir. Bu destek hem sosyal medya aracılığıyla, hem de aktif olarak sahada gerçekleştirecektir. Uygulamaların desteklenmesi hususu, daha önce cevapladığımız sorudaki gibi, doğruluk, uygulanabilirlik, sorunu temelden çözebilme potansiyeli, gerektirdiği mali ve iş gücü kaynakları gibi önceden belirlenmiş ilkeler üzerinden değerlendirilecektir. Değerlendirme sonuçları olumlu veya olumsuz karar ile sonuçlandığında, destek talebinde bulunan kişi/kurum/kurumlara gerekçeleriyle birlikte iletilecektir.
7- Sendikanıza üye olmak ve birlikte hareket etmek sağlık profesyonellerine neler kazandıracak?
HEPSEN, sadece hak savunucu rolünü değil, aynı zamanda üyelerinin mesleki profillerini güçlendirme rolünü de işleterek bilimsel ve sosyal etkinlikler gerçekleştirecektir. Bu bağlamda HEPSEN aynı zamanda bir okul olma eğilimindedir. Neticede üyelerimiz hem haklarının korunacağını bildikleri, hem bilimsel olarak sempozyum, konferans, kongre ve kurslar gibi etkinliklerle kişisel ve mesleki gelişimlerini sağlayacakları hem de benzer vizyona sahip bireylerle multidisipliner sosyal bir ağın içerisinde olduklarını hissedeceklerdir. Ayrıca sendikal yapıya sahip olmanın bir avantajı olarak bu tür etkinliklerde ve anlaşılacak kurumların etkinliklerinde ve ürünlerinde indirim sahibi olacaklardır. Bunun yanısıra ilerleyen zamanlarda bilimsel çalışmaların ve meslek gruplarının öğrencilerinin maddi olarak fonlanması da sendikal hedefelerin arasındadır.
Neden Hepsen? |