Devlet memurlarının izin hakları (657 DMK)

Devlet memurlarının izin hakları (657 DMK)

1) Yıllık izin (M.102–103)

  • Süre:

    • 1–10 hizmet yılı (10 dahil): 20 gün,

    • 10 yıldan fazla: 30 gün.

    • Yol izni: Zorunlu hallerde gidiş–dönüş için en çok 2’şer gün eklenebilir.

  • Kullanım: Amir uygun gördüğü zamanda toptan veya parça parça kullanılabilir. En fazla cari yıl + önceki yıl birleştirilebilir; daha eski kullanılmayan izinler düşer.

  • Öğretmenler: Yaz ve dinlenme tatillerinde izinli sayılır; ayrıca yıllık izin verilmez (hastalık/mazeret izinleri saklı).

  • Radyoaktif ışınlarla çalışanlar: Yıllık izne ek 1 ay sağlık izni.

2) Mazeret izinleri (M.104)

  • Analık (doğum) izni – kadın memur:

    • Doğumdan önce 8 hafta, sonra 8 hafta (toplam 16 hafta).

    • Çoğul gebelikte doğum öncesine +2 hafta eklenir.

    • Sağlık raporuyla uygunluk varsa doğumdan önceki 3 haftaya kadar çalışılabilir; çalışılan süreler doğum sonrasına eklenir.

    • Doğum erken olursa kullanılamayan doğum öncesi süre doğum sonrasına ilave edilir.  

    • Doğum/analık izni sırasında annenin ölümü halinde, memur baba annenin süresi kadar izin kullanır.

    • Evlat edinme: 3 yaşını doldurmamış çocuğu evlat edinen memura (eşlerden biri memur değilse memur olan eşe) 8 hafta izin. (Çocuk fiilen teslim edilmişse, karar çıkmadan da uygulanır.)

  • Babalık izni: Eşinin doğum yapması halinde 10 gün.

  • Evlenme/ölüm izni:

    • Kendi veya çocuğunun evlenmesi: 7 gün,

    • Eşin, çocuğun, kendisinin veya eşinin ana–baba–kardeş ölümü: 7 gün.

  • Genel mazeret izni: Yukarıdakiler dışında yılda 10 gün; zaruret halinde (öğretmenler hariç) +10 gün daha verilebilir; ikinci 10 gün yıllık izinden düşülür.

  • Süt izni: Doğum sonrası analık izni bitiminden itibaren

    • İlk 6 ay günde 3 saat,

    • İkinci 6 ay günde 1,5 saat; saat dilimini annenin tercihi belirler.

  • Engelli/süreğen hastalığı olan çocuk için mazeret izni: (≥%70 engelli veya süreğen hastalık) anne/babadan sadece biri, yılda 10 güne kadar (toplu veya bölünerek), rapora dayalı.

  • Günlük çalışma süresinin yarısı (yarı zaman) hakkı – kadın memur: Analık izni bitiminden itibaren (süt izni ayrıca verilmeden)

    • 1. doğum: 2 ay, 2. doğum: 4 ay, sonrakiler: 6 ay;

    • Çoğul doğumda bu sürelere +1 ay,

    • Çocuk engelli doğarsa veya doğumdan sonraki 12 ay içinde engellilik tespit edilirse 12 ay.

    • Aynı hak, 3 yaş altı evlat edinmede de geçerli. (Çalışma saatlerini kurum belirler.)

  • Yarım zamanlı çalışma (ilköğretim başlangıcına kadar yarı süre çalışma):

    Analık/yarı zaman (F) ya da babalık izni bitiminden, çocuğun zorunlu ilköğretim yaşını izleyen ay başına kadar; mali ve sosyal ödemeler yarım, derece/kademe süresi yarım sayılır. Evlat edinmede de uygulanır. Ayrıntıların belirlenmesi Cumhurbaşkanına bırakılmıştır.    

  • Mali hakların korunması: Yıllık ve mazeret izinlerinde fiili çalışmaya bağlı ödemeler hariç, mali haklar ve sosyal yardımlar etkilenmez.

3) Hastalık ve refakat izni (M.105)

  • Hastalık izni süreleri (rapora bağlı):

    • Uzun tedavi gerektiren hastalıklar (ör. kanser, verem, akıl hastalığı): 18 aya kadar,

    • Diğer hastalıklar: 12 aya kadar. Yatarak tedavide geçen süreler bu hesaba dahil edilir.

  • Devamında: Süre sonunda iyileşme raporu gerekir; gerekirse aynı süre kadar uzatılır; yine iyileşemezse emeklilik hükümleri uygulanır.

  • Görev kazası/saldırı/meslek hastalığı: İyileşinceye kadar izinli.

  • Refakat izni: Memurun bakmakla yükümlü olduğu ana, baba, eş, çocuk ve kardeşlerinden biri ağır kaza/uzun süreli hastalık geçirirse ve resmî sağlık kurulu raporuyla refakat gerektiği belgelenirse, aylık ve özlük hakları korunarak 3 aya kadar, gerekirse bir katına kadar uzatılarak toplam 6 aya kadar izin.  

4) Aylıksız (ücretsiz) izinler (M.108)

  • A) Uzatılan hastalık izni sonrası: 105. maddedeki izinler bittiğinde, sağlık kurulu raporuna dayalı olarak isteğe bağlı 18 aya kadar aylıksız izin.

  • B) Doğum sonrası/ Babalık sonrası:

    • Doğum yapan memur: analık izni (veya 104/F yarı zaman izni) bitiminden itibaren 24 aya kadar aylıksız.

    • Eşi doğum yapan memur: Doğum tarihinden itibaren 24 aya kadar aylıksız.  

    • 108 inci maddenin (B) fıkrası uyarınca kullanılan aylıksız izin süreleri,(yani doğum nedeniyle ücretsiz izin) her yıl için bir kademe ilerlemesi ve her üç yıl için bir derece yükselmesi verilmek suretiyle değerlendirilir

  • C) Evlat edinme: 3 yaşını doldurmamış çocuğu evlat edinen (veya memur olmayan eşin evlat edinmesi halinde memur eş), 104/A’daki 8 haftalık iznin ya da 104/F kapsamındaki iznin bitiminden itibaren 24 aya kadar aylıksız; iki bölüm halinde eşlere paylaştırılabilir.

  • D) Yurtdışı/yurtiçi görevlendirme ve öğrenim: Burslu/bütçeli yetiştirme için gönderilen, yurtiçi/dışı atanan ya da ≥6 ay yurtdışında geçici görevlendirilen memurlara aylıksız izin verilebilir. Ayrıca memur olan eş, 72 ve 77. madde kapsamında atanan/öğrenimde olan eşine görev/öğrenim süresince aylıksız izin alabilir; uluslararası kuruluşlar veya kamu sermayeli kurumların yurtdışı birimleri için belgelendirilmek kaydıyla 10 yıla kadar da mümkün.    

  • E) Kişisel mazeret (kariyer molası) aylıksız izni: Yıllık izinde esas alınan süreye göre 5 hizmet yılını tamamlayan memura, memuriyeti boyunca en fazla 2 defada toplam 1 yıla kadar aylıksız izin. (72. madde gereği OHAL/genel hayata müessir afet bölgesine zorunlu atananlar, o görev süreleri içinde bu haktan yararlanamaz.)

  • F) Aylıksız izinden dönüş yükümlülüğü: Mazeret sebebi bitmeden dönerse 10 gün içinde göreve başlamak zorunda; aksi halde veya süresi bitince dönmezse çekilmiş sayılır.

  • G) Muvazzaf askerlik: Askerlik süresince görev yeri saklı kalarak aylıksız izinli. Tezkereyi aldıktan itibaren 1 ay izin hakkı olup o 1 ay içinde veya iznin son gününde başlama dilekçesini vermesi gerekir,aksi halde memurluktan çekilmiş sayılır.

HEP-SEN; İZİNLERLE İLGİLİ DÜŞÜNCELERİMiZ 

A) 

İzin, Bir Lütuf Değil, Anayasal Bir Hak

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda yer alan yıllık, hastalık, mazeret, doğum, babalık, refakat ve ücretsiz izinler; kamu çalışanlarına “idarenin takdir yetkisiyle verilen ayrıcalıklar” değil, insan onuruna yakışır çalışma koşullarının gereği olarak tanımlanmış haklardır.

Sendikalar açısından, izin hakkı; sadece dinlenme değil, çalışma yaşamında insanî dengeyi ve aile bütünlüğünü koruyan bir güvencedir. Bu nedenle sendikal hareket, izinlerin kısıtlanmasına, keyfi onay süreçlerine veya mobbing aracı olarak kullanılmasına karşı durmalıdır.

 

B) 

Yıllık İzinlerde Erişim Sorunu: “Kâğıt Üzerinde Hak, Sahada Engel”

Uygulamada özellikle hemşireler, teknisyenler, güvenlik görevlileri ve destek personeli gibi yoğun nöbet sisteminde çalışan memurların yıllık izinlerini kullanamadığı görülmektedir.

Sendikal açıdan bu durum, çalışma hakkının ihlalidir. Yıllık izin planlamalarının adil yapılması, kadro yetersizliğinin çalışanın dinlenme hakkını engellememesi gerekir.

Sendikalar, idarelerin “personel eksik” bahanesiyle izinleri ertelemesini hak gaspı olarak görür ve bu konuda denetim ve dava süreçlerini işletmelidir.

 

C) 

Kadın Memurlar İçin Eşitlik Temelli İzin Politikaları

Analık (doğum) izni, süt izni ve doğum sonrası yarı zamanlı çalışma hakları, kadın memurların çalışma yaşamında kalıcılığını destekleyen önemli kazanımlardır.

Ancak sendikal perspektiften bakıldığında, bu hakların uygulamada personel açığı bahanesiyle kısıtlandığı, amir onayıyla geciktirildiği ya da annelerin psikolojik baskıya maruz kaldığı vakalar vardır.

Bu nedenle sendikalar, kadın çalışanların doğum ve süt izni haklarının kullanılmasında kurumsal destek mekanizmalarının geliştirilmesini ve izin sonrası göreve dönüşte kadro ve görev güvenliğinin korunmasını talep etmelidir.

 

D)

Refakat ve Engelli Çocuk Bakım İzinleri: Aile Dayanışmasının Korunması

Refakat ve engelli çocuk bakım izinleri, sadece memurun değil, aile bütünlüğünün korunması açısından sosyal devlet anlayışının bir parçasıdır.

Sendikal görüşe göre bu izinlerin “raporla belgelenmesi” koşulu makul olmakla birlikte, uygulamada ağır bürokratik süreçler nedeniyle çalışanlar bu hakka ulaşmakta güçlük çekmektedir.

Sendikalar, “refakat izni için sağlık kurulu raporu alma süreci”nin kolaylaştırılması, dijital belge sistemlerinin devreye alınması ve izin süresi uzatımlarında keyfî retlerin önlenmesi için yasal girişimlerde bulunmalıdır.

 

E) 

Ücretsiz (Aylıksız) İzinlerde Sosyal Güvence Sorunu

Aylıksız izin hakkı, özellikle annelik, babalık, evlat edinme, askerlik ve yurtdışı görevlendirme durumlarında büyük önem taşır.

Ancak bu sürelerde memurların emeklilik primi yatmamakta, kademe-derece ilerlemeleri durmakta ve ek ödemeler kesilmektedir.

Sendikal açıdan bu durum, “çocuğuna zaman ayıran memurun cezalandırılması” anlamına gelmektedir.

Bu nedenle sendikalar, ücretsiz izin sürelerinin sosyal güvenlik açısından hizmetten sayılması, emeklilikte boşluk oluşturmaması için mevzuat değişikliği talep etmelidir.

Ç

F) 

Sağlık ve Yoğun Mesai Gruplarında (Hemşire, Teknisyen vb.) İzin Adaletsizliği

Sağlık alanındaki çalışanlar, sürekli nöbet usulüyle çalıştıkları için izin hakkını çoğu zaman kullanamamakta ya da parça parça, etkisiz şekilde kullanmaktadır.

Sendikal açıdan bu durum, “yasal izin hakkı fiilen ortadan kalkmıştır” gerçeğini ortaya koyar.

Sağlık hizmet kolu sendikaları, yıllık izinlerin toplu dinlenme dönemlerinde kullandırılabilmesi, izin planlamalarının merkezi sistemle yapılması, izin kullanan personele iş yükü yüklenmemesi ve yerine vekil görevlendirilmesi gibi yapısal düzenlemeleri talep etmelidir.

 

G) 

Taleplerimiz  ve Reform Önerilerimiz

  1. Yıllık izinlerin elektronik sistemle planlanması ve reddedilmesi halinde gerekçenin yazılı sunulması.

  2. Doğum ve refakat izinlerinde maaş kesintisinin kaldırılması.

  3. Ücretsiz izinlerin emekliliğe yansıtılması.

  4. İzin hakkını engelleyen amirlere disiplin yaptırımı uygulanması.

  5. Sağlık çalışanları için “izin kullanamama tazminatı” benzeri bir mekanizmanın tartışmaya açılması.

  6. İzinlerin sendikal güvence altına alınması: İzin planlamasında sendika temsilcilerinin gözlemci olarak yer alması.

HEP-SEN 

Olarak, izin hakkı yalnızca bireysel dinlenme değil; çalışanın emeğine, sağlığına, ailesine ve onuruna saygının göstergesidir.

Bu nedenle her sendikanın görevi, izin haklarını savunmakla kalmayıp, izin kültürünü kurumsallaştırmak olmalıdır.

İzinli çalışan üretken, huzurlu ve verimli çalışandır — bu da kamu hizmetinin kalitesine doğrudan yansır.